Hamileliğin önemli bir bölümünü geride bıraktık. Gebeliğin 31. haftasından itibaren artı ksağlığımız ve rahatımız herşeyin önüne geçiyor. Kendimizi yormadan yolculuğun kalanını beraber keşfedelim.
Bu haftanın en önemli noktası güvenlik. Yapacağınız her işte kendinizi güvene alın.
Yuvayı dişi kuşun kurduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak hamile bir kadın olarak kendinizi riske atacak hamlelerden uzaklaşmanız gerekmektedir. Aksi takdirde kendinizi ve bebeğinizi riske atabilirsiniz. Evinizi toplayıp temizlemek isterken ağır mobilyaları taşımak ve sert kimyasallar kullanmak gibi potansiyel tehlikelerle bir araya gelirseniz kendinize zarar verebilirsiniz.
Bebeğiniz gittikçe büyüyor ve zekası gelişiyor. Doğduğunda sizi tanımak için elinden geleni yapıyor.
Hamileliğin bu aşamasında bebeğinizin vücudu, cildinin altında gerekli yağ biriktikçe dolgunlaşmaya başlar. Doğuma kadar kalan haftalarda miniğiniz kilo almaya devam edecek ve dünyaya sağlıklı bir şekilde gelmeye hazırlanacaktır.
Bebeğinizin enerjik hareketleri, esnemeleri, tekmeleri ve etrafında dönmesi geceleri sizi uyanık tutabilir. Bu dinamik hareketler, bebeğinizin aktivitesinin ve refahının olumlu işaretleridir ve sağlıklı olduğunu belirtir.
Son üç aylık dönem bebeğinizin beyin gelişimi son hıza çıkar. Bebeğinizin beyin ağırlığı 3 katına çıkmaya devam ediyor. Bu gelişmenin en önemli yanı gelecekte sahip olabileceği tüm özelliklere alt zemin hazırlamasıdır.
Bazı ağrılar ve Braxton Hicks kasılmaları 31. hamilelik haftasının kaçjınılmazıdır. Bu ağrılar ve kasılmalar bedeninizi doğuma hazırlamak için gerçekleşmektedir.
Birçok kadın hamileliğin ikinci yarısında Braxton Hicks kasılmaları yaşar. Bu kasılmalar rahim kaslarının zaman zaman gerilmesiyle karakterize edilir ve tipik olarak yaklaşık 30 saniye sürer. Rahatsız edici olsalar da düzensiz, seyrek ve ağrısız olurlar. Bu kasılmaları, düzenli olan ve zamanla şiddetlenen gerçek doğum kasılmalarından ayırt etmek önemlidir. Emin değilseniz doktorunuzla konuşabilirsiniz.
Meme uçlarınızdan veya sütyen kaplarınızdan sızan sarı veya turuncu sıvı damlaları fark ederseniz endişelenmeyin. Akan sıvının ismi kolostrumdur ve yeni doğan bebeğiniz için ilk gıda görevi gören son derece besleyici bir sıvıdır. Kolostrum, anne sütü üretiminden önce geldiği için bazen "ön süt" olarak da adlandırılır. Giysilerinizi korumak için emzirme pedleri kullanmayı düşünün. Kolostrum sızıntısı yaşamasınız bile, vücudunuz hala kolostrum üretmeye devam etmektedir.
Sık idrara çıkma, hamile kadınların %95'ini etkiler ve hamileliğin erken dönemlerinde başlayıp doğuma kadar devam edebilir. Hormonsal değişiklikler, artan sıvı hacmi ve mesane üzerindeki baskı bu belirtiye katkıda bulunur. Sık idrara çıkma normal olmakla birlikte, idrar yolu enfeksiyonunun (İYE) bir işareti de olabilir. İdrar yaparken ağrı, idrarınızda kan, bulanık veya kötü kokulu idrar, ateş veya sırtınızda ya da karnınızın alt kısmında ağrı hissederseniz doktorunuza başvurun.
Bel ağrısı hamilelik sırasında, özellikle de bebeğinizin boyutunun arttığı ikinci üç aylık dönemde yaygın bir semptomdur. Rahminiz genişledikçe, ağırlık merkezinizi değiştirir ve karın kaslarınızı gererek sırtınızda zorlanmaya neden olur. Hormonal değişiklikler de hamileliğe bağlı sırt ağrısında rol oynar. Rahatsızlığı hafifletmek için yüzme, esneme ve yürüyüş gibi düşük etkili egzersizleri deneyebilirsiniz. Ayrıca, uygun duruşu korumak, rahat ayakkabılar giymek ve ağır kaldırmaktan kaçınmak sırt ağrısını önlemeye ve iyileştirmeye yardımcı olabilir.
Belinizden başlayıp kalçalarınıza ve bacaklarınıza yayılan keskin veya donuk bir ağrı hissediyorsanız, siyatik hastalığınız olabilir. Bu durum, alt omurgadan bacaklara uzanan siyatik sinir sıkıştığında, iltihaplandığında veya tahriş olduğunda ortaya çıkar. Siyatik, hamilelik sırasında, özellikle de ilerleyen dönemlerde, büyüyen bebeğiniz ve rahminiz sinir üzerinde baskı oluşturduğundan yaygındır. Kegel egzersizleri ile birlikte sıcak kompresler, hafif germe egzersizleri uygulamak siyatik ağrısını hafifletmeye yardımcı olabilir. Ek seçenekleri keşfetmek için doktorunuza danışın.
Her hamilelik kendine özeldir. Bu yüzden burada yazan her belirtiyi yaşamak zorunda değilsiniz. Eğer burada yazmayan bir belirtiye sahipseniz Hamilelik Belirtileri sayfamızdan araştırıp bilgi edinebilirsiniz.
Doğuma yaklaştıkçöa daha çok bilgi sahibi olmak önemlidir. Erken doğum konusunda kendinizi bilgilendirmeli ve doğumdan sonra bebeğinizle nasıl ilgileneceğinizi öğrenmelisiniz. Üstelik evinizde başka çocuklar varsa bu süreç biraz zorlayıcı olabilir.
Doğum tarihiniz yaklaşırken esnekliğinizi artırmaya ve vücudunuzu güçlendirmeye odaklanmanız faydalı olacaktır. Esneme egzersizleri yapmak pelvisinizin açılmasına, karın kaslarınızın güçlenmesine, doğum sırasında sırt ağrısının hafiflemesine ve kas gerginliğinin azalmasına yardımcı olabilir. Doğuma hazırlanmak için sırt esneme hareketleri ve nefes teknikleri gibi egzersizleri keşfedin.
Halihazırda çocuklarınız varsa, onları aileye yeni bir bebek katılması sürecine dahil etmek önemlidir. Küçük çocuklar kardeş kavramını tam olarak anlayamayabilir, ancak karnınızı hissetmelerine veya bebeğin tekmelerini deneyimlemelerine izin vererek onları sürece dahil edebilirsiniz. Daha büyük çocuklar kıyafet ve oyuncak seçimine ve bebek odasının dekorasyonuna yardımcı olarak katılabilirler. Yeni gelen bebekle ilgili sorularını yanıtlamaya ve “bebeklerin nereden geldiğini” yaşlarına uygun bir şekilde açıklamaya hazır olun. Yumuşak bir geçiş sağlamak için, bebek gelmeden önce rutinlerinde veya yaşam alanlarında ani değişiklikler yapmaktan kaçının.
Emzirmek hem siz hem de bebeğiniz için harika ve faydalı bir deneyim olabilir. Hamilelik sırasında buna hazırlanmaya başlamak iyi bir fikirdir. Doğru emzirme tekniklerini, pozisyonlarını ve iyi bir süt kaynağı oluşturmanın yollarını öğrenmek için derslere katılın ve diğer annelerle iletişime geçin.
Hamileliklerin çoğu tam vadeye kadar ilerlese de erken doğum belirtilerinin farkında olmak çok önemlidir. Aşağıdaki belirtilerden herhangi birini yaşarsanız, derhal doktorunuza başvurun:
Erken müdahale hem sizin hem de bebeğiniz için sonuçları önemli ölçüde etkileyebileceğinizden, bu belirtileri göz ardı etmemek önemlidir.
Doğum tarihiniz yaklaşırken, ebeveyn izniniz için düzenlemeler yapmak çok önemlidir. Doğum iznine ilişkin politika ve prosedürleri anlamak için insan kaynakları ile iletişime geçin. İzin almak için gerekli evrakları veya belgeleri öğrenin. İş yükünüzü yönetmek için önceden plan yapın ve gerekirse görevleri iş arkadaşlarınıza devredin veya bir geçiş planı oluşturun. Böylece bebeğiniz için gerekli adımları atabilir ve sağlıklı bir hamilelik süreci geçirebilirsiniz.
Yaz mevsiminin hamileliğinizle aynı döneme denk gelmesiyle birlikte, rahatsızlıklardan ve olası komplikasyonlardan kaçınmak için susuz kalmamak ve serinlemek önemlidir. Dehidrasyonu önlemek için gün boyunca bol su için. Nereye giderseniz gidin yanınızda bir su şişesi taşıyın. Hava sıcaksa, sıcağın en yoğun olduğu saatlerde içeride kalın ve vantilatör veya klima kullanın. Bol, nefes alabilen giysiler giyin ve güneş ışığını yansıtan açık renkli kumaşları tercih edin. Özellikle sıcağın en yoğun olduğu gün ortasında aşırı güneşe maruz kalmaktan kaçının.
Bebeğiniz büyüdükçe hareket düzeni değişebilir. Hareket etmek için daha az alana sahip olsalar da, yine de aktiftirler. Bebeğinizin hareketlerini izlemek için her gün zaman ayırın. İki saatlik bir süre içinde en az 10 farklı hareket hissetmelisiniz. Bebeğinizin hareketlerinde belirgin bir azalma fark ederseniz veya hareketleri konusunda endişeleriniz varsa, doktorunuzla iletişime geçin.
Gebelikte 31 haftalık olmak, yaklaşık olarak 7 ay 3 hafta anlamına gelir.
31 haftalık gebelikte annede bazı değişiklikler meydana gelir. Bu dönemde anne genellikle büyük bir karına sahip olur ve bebek büyüdükçe karında daha fazla baskı hissedebilir. İdrar sıkışması, kabızlık ve mide ekşimesi gibi sindirim sorunları sık görülebilir. Uyku düzeninde de değişiklikler olabilir ve daha fazla yorgunluk hissi ortaya çıkabilir. Bebeğin hareketleri daha belirgin hale gelir ve anne, bebek hareketlerini daha sık hissedebilir.
31 haftalık hamileyseniz, doğuma yaklaşık olarak 9 hafta kalmış demektir. Genellikle 40 haftalık bir gebelik süresi kabul edildiğinde, doğuma kadar yaklaşık 9 hafta daha geçireceksiniz.
31 haftalık bir bebek genellikle sık sık hareket eder. Bebekler, hareketlerini anne karnında geliştirdikçe, anne hissedebilir. Bu dönemde bebeklerin aktif olduğu zamanlar ve daha sakin olduğu zamanlar olabilir. Bebek hareketleri genellikle gelişme döneminde olduğu gibi devam eder, ancak bebek büyüdükçe hareket alanı biraz daha sınırlı olabilir.